Bugun...


Faik Enes Demir

facebook-paylas
İŞTE BİZİM HİKÂYEMİZ
Tarih: 09-04-2024 09:31:00 Güncelleme: 09-04-2024 09:31:00


Etrâfı yeşiliklerle dolu, altında berrak bir ırmağın aktığı, üst taraflarının ormanlarla çevrili olduğu, birkaç yüz çadırlık muazzam kasabanın, bir kaç tane de köyü vardı. Bu köylerdeki beylikler kasabanın Sultânına bağlıydı. Beyliklerin köy halkına zulm etmesine  müsâde etmeyen heybetli sultân gönüllerde taht kurmuş ve böylece nâm salmıştı.
    
        Buna karşı köy halkları sultânlarına olan sadâkâtlerinden ödün vermiyor, bereketli topraklarını işletiyor, birbirlerine merhamet ediyor, bildiklerini uyguluyor, bilmediklerini ise sultânlarının açtığı okullarda öğreniyorlardı. Bu durumun güzelliği kasaba ve köylerinde yaşanılabilir bir dünyânın oluşmasına sebeb olmuş ve herkes gayet mesrûr ve bahtiyâr hayâtlarına devam ediyorlardı.

   Genç kızlar, delikanlı erkekler, yaşlı kadınlar, belleri bükülmüş ihtiyârlar çocukları tarâfından saygı görüyor ve gayet iyi bakılıyorlardı. Hayâtın bunca güzelliğine sâhip olan bu halklar Sultânlarına daima bunun için teşekkür ediyor ve minnetlerini iletiyorlardı.

     Ancak bu köy beyliklerinin içinden biri kendisini diğerlerinden farklı görüp, ayrı bir teveccüh dilerdi. İsterdi ki; herkes kendisine gereğinden fazla saygı duysun, önünde ceketini iliklesin ve kendisine hizmette küsur etmesin. Bunun bu kirli ni`yetini bilen Sultân bunu açığa çıkarmak için köyleri toplayıp onlara şöyle seslendi:
         " Ey emrimin altında, benim  verdiğim toprakta râhat yaşayan, ni`metlerimden istifâde eden insanlar".
Size bir Melik tayin edeceğim ve sizler bu meliğin dediğinin dışına çıkmadığınız müddetçe râhat eder ve daha sonra daha fazla râhat edeceğiniz ni`metler bahşedeceğim, lâkin ona asî olur ve dinlemezseniz işte o vakit sizi cezâlandıracağım ve biliniz O Melik sizlere kendi havasında birşey söylemeyecektir.
 
   Bunun üzerine halkın teveccühünü isteyen kişi, halkları isyâna teşvik edip melike isyân çıkarmak istedi. Eğer o Melik'e değil de bana biat etseniz sizler daha râhat eder, uyacağınız kanûnlar da olmaz,  kaldı ki ben sizden biriyim ve size daha yakınım dedi.

  Melik, bu söylenenler üzerine şöyle dedi: " Ey insanlar ben Sultânınızın size gönderdiği biriyim, hem biliyorsunuz ki; o Sultân hep iyilikle muamele etti, üstelik bana itâat etmediğiniz takdirde ise cezâlandıracağını söyledi, sakin ha bu adamın tuzağına düşmeyin.

   Ancak içlerinden bazı köyler ve Halkları Melik'e asî gitti. Bağımsızlıklarını ilân etti.
Sultâna, "biz seni tanımayız, kendi toprağımızı kendi istediğimiz şekilde eker biçeriz" dedi. Bütünüyle sultâna asî olan bu halkların hesap edemediği birşey vardı.
Sultân eğer onlardan ni`metlerini keserse tümü birden helâk olurlardı.
Zîrâ tarlaların suyundan tuttun onu sürecek öküze kadar hepsi sultânın emri olmadan o toprağa ayak basamazlardı.
Bunu sonradan fark ettiklerinde ise artık Sultan'ın onlara vereceği cezâyı beklemekten başka çareleri kalmadı.

Ancak Melik'e biad edenler eski günlerinden daha güzel günlere kavuştu.

Vesselam.

Fâ`ik Enes DEMİR



Bu yazı 744 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI