mef’ûlü mefâ’îlü mefâ’îlü fe’ûlün
mef’ûlü fe’ûlün
Ey çeşmüne kul gönlüme fermân olan âlâ
Sen ey gül-i ra`nâ
Bilmem ki perî gözlerinin kastını cânâ
Kıymak mı bu câna
Sen âb-ı hayât sen dil-i şerbet sözü hikmet
Sen sâhib-i himmet
Mızrak gibi vurmuş bu gedâ gönlümü Mevlâ
Firkâtine ammâ
Bir âleme düş oldum onun hûyu belâsı
Hem cevr u cefâsı
İsminle arınmak imiş ondan bana sevdâ
Hem cennet-i âlâ
Cânım beni şâd etmedi yok âna tamahım
Zîrâ o günâhım
Bir dem bile güldürmedi güldürmeyecek aslâ
Cânım bana sahrâ
İsyâna düşüp etme şikâyet u nedâmet
Ey Fâik- i şevket
Gördüm ki gönül âşığa gamdan ola fetvâ
Gurbet ola dünyâ
Fâ`ik Enes DEMİR