Bugun...



İki pehlivan dövüşse bir çocuk onları dövebilir!

Genel Yayın Yönetmenimiz Eyüphan Kaya bu sürece ilişkin duygularını köşesinde dile getirdi. İşte o yazı...

facebook-paylas
Tarih: 14-05-2025 09:24

İki pehlivan dövüşse bir çocuk onları dövebilir!

İki pehlivan dövüşse bir çocuk onları dövebilir!

İlginçtir Kürtler ve Türkler arasında meydana gelen birliktelik, kaynaşma hemen hemen başka iki halk arasında yaşanmamıştır.

Güvenilir tarihi vesikalardan anlaşıldığına göre;

Malazgirt zaferinde(1071), Kudüs’ün(1187) ve İstanbul’un fethinde(1453) ve dahi kurtuluş savaşında bu iki halkı yan yana görüyoruz. Tabi onların birlikteliği İslam adı altında gerçekleşiyordu. Bunu fark eden dünyanın soytarı aklı bu iki halkı karşı karşıya getirmek için akla hayale gelmeyen projeler üretti.

Cumhuriyetin son yüzyılında olup biten nahoş hadiseleri bir kenara bırakıp bin yıllık dostluğa, İslam kardeşliğine bakmak lazımdır diye düşünüyorum.

Bu değerleri etrafında kenetlenip ayağa kalkabiliriz.

Bu gönüllü beraberlikte ne vardı, ne yoktu?

Kemalist sistem yoktu,

Apoist felsefe yoktu,

Kadın erkek makul evliliği dışında sapkın ilişkiler yoktu,

Altan üstten bedenini teşhir eden yarı çıplak kadınlar yoktu,

Batının batıl yaşam tarzına üzenti yoktu,

Moda ve kozmetik sanayi kadınlarımızı parmağında oynatma yoktu,

Ahlaksız dizi, tiyatro ve sinema yoktu,

Kadın reklam uğruna soyma/soydurma yoktu,

Milli kumar yoktu,

Göğsünü gere gere içki içmek yoktu,

Aleni zina yoktu,

Fakirden alıp zengine veren faiz sistemi yoktu,

Boşanma sonrası Nafaka zulmü yoktu,

Genç evlileri ceza evine gönderme cezası yoktu,

Disko, bar gibi… gece hayatı yoktu,

Belden aşağı serbestiyeti ön şart koşan sözde özgürlük yoktu,

Kendini üstün ırkmış gibi gösteren kimseler yoktu,

Bu kadar açıktan açığa ola gelen hırsızlık, arsızlık yoktu,

Bu kadar menfaat peşinde koşmak yoktu,

En önemlisi de İsraf yoktu….

Şu anda yaşadığımız kirli hayatta bunların hepsi var, Allah aşkına bu kadar defolu bir hayatla insan huzur bulabilir mi? Ya da bu “yok”lara meydan verdik de adam mı olduk? İyi insan, iyi vatandaş, iyi bürokrat, iyi siyasetçi mi yetiştirdik? Maalesef, maalesef! Kavga gürültü, kan ve göz yaşıyla buruşmuş bir asır geride bıraktık değil mi?

Peki ne vardı?

Dürüstlük ve Sadakat vardı,

İslami değerlere bağlılık vardı,

Hürriyeti meşrua vardı,

Şefkat ve merhamet vardı,

Büyüğe saygı, küçüğe sevgi vardı,

Arkadaşlık, dostluk vardı,

Akrabalık vardı,

“Sülh u salah” için cenge hazır babayiğitler vardı,

Zulme “dur” diyen bir ruh vardı.

Rızayı ilahi arayışı vardı.

İşte asıl insanı insan eden bu değerlerdir. Tekrar aslımıza dönerek bu değerlerimizle barışık yaşama zamanı gelmiştir,

Batının batık değerlerini arkamıza atma zamanı gelmiştir,

Sulh ve selamet içinde yaşamak için Rabbımızla barışmanın zamanı gelmiştir.

Türkiye’nin dikkate alınan bir devlet olabilmesi için Kürtlerin ve Türklerin omuz omuza verme zamanı gelmiştir,

Hak ve adaletin tecelli ettiği, vatandaşlarımızın huzur ve güven içinde geleceğinden emin olarak yaşayıp “iyi ki Türkiye vatandaşıyım” demesi için el birliği, iş birliği içinde olmamızın zamanı gelmiştir,

Değerlerimizle barışık olmayan sinsi kimselerin devletimizde uzaklaştırmanın zamanı gelmiştir.

İslam dünyasına önderlik yapıp, “İslam birliğini” kurmanın zamanı gelmiştir.

Bu İki pehlivan halkın el ele, kol kola verip dünya düzenine katkı verme zamanı gelmiştir,

Üstat Bediüzzaman’ın dediği gibi; “iki pehlivan dövüşürse bir çocuk onları dövebilir” bu kör dövüşten kurtulmanın ve önümüze bakmanın zamanı gelmiştir.

 

Buyurun devamını siz getirin.




Kaynak: müslüman dünya

Editör: Editör

Bu haber 454 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER GÜNDEM Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI