Her seçim sonrası basına çarşaf, çarşaf haberler; bu kadar kişi işten çıkarıldı, bu kadar kişi işe alındı. Artık bıktık bu tür haberlerden.  

Bizim Büyük Şehir Belediyemizin Kayyum zamanındaki Genel Sekreteri Abdullah Çiftçi demişti “benim 1000 kişilik fazla elamanın var, aynı zamanda 1000 kişiye de ihtiyacım var.” Bu ne anlama geliyor? alınan kimselerin nitelikli eleman olmadıkları anlaşılıyor.

Peşinen şunu söyleyeyim, belediyeye elemen alan bir Başkan iyi bir yönetici değildir, çünkü vatandaşın hizmeti için gelen istihkaktan birilerine pay ayırıyor.

Yani birilerini belediyeye almak iyi bir iş, birilerine yapılan bir iyilik değildir, tam tersine belediyenin parasından sağa sola dağıtarak çalışmalardan, hizmetten kısmak demektir.

Kaymakamlıktan gelen tecrübeli bir idareci olan Veysel Tiryaki; “yerel yönetimler” temalı bir deste anlatmıştı; “Ben Ankara Altındağ belediyesini devralınca bir de baktım ki 1700 çalışanı var, gelen paralar direk personel harcamalarına gidiyor, elim kolum bağlı iş yapamıyorum” demişti  ve kendisi bir ilan veriyor; “hangi kurum benim bir elemanımı alırsa üstüne sıfır bir Reno taksi de kuruma hibe ederim” demiş.

Birileri bunu yadırgasa da 2 yılda personel sayısını 700 civarında bir rakama indirmiş ve gelen paralarla artık Altındağ’a hizmet etmiş, alsana akıl.

Yani bu belediyelerdeki işten atmalar ve iş alımları beceriksiz insanların işidir. Belediye, beşikten mezara kadar vatandaşa hizmet etmekle yükümlü bir kurumdur. Hangi parti kazanırsa kazansın bu çalışmayı yapmakla yükümlüdür.

Eğer belediye belediye olsa, seçilen başkanda vizyon ve misyon olsa performansını her geçen gün artırarak verimli çalışabilir.

1-Evlenenlere yardımcı olabilir,

2-Okulların başarısını ahlaki ve akademik açıdan arttırabilir,

3-Kentin temizliğine dikkat edebilir,

4-Sosyal yardımlaşma ve dayanışma açısından halka eşit katkı verebilir,

5-İşsizlere iş imkanı bulmak için çok yönlü çalışma yapar ama belediyeye elemen alarak değil tabi,

*Kurslar açar, gençlere meslek kazandırır,

*Özel sektöre atölyeler açtırır,

*Anlaşmalı olarak dışarıya çalışan gönderebilir..vs.

Ben bu geçen seçimde Ak Parti’den Sur Belediye Başkan aday adayıydım, 40 maddelik bir eylem planım var, keşke Mevlam fırsat verseydi de halk belediye nasıl idare edilir görseydi. Artık ben mi bu reisliğe layık değildim, Sur halkı mı bu hizmeti hak etmemişti olmasını bilemem, ama son gecenin son saatinde o görev başkasına verildi.

Elbette ki şu anda ben çok rahatım, ama belediyede işler iyiye gitmiyor. Bir yandan şişirilmiş personelden kurtulmak için yanlış bir yol izleniyor, belediye personeli biri diğerine siyasi tavırlarla tepki gösteriyor, mobing uyguluyor, belediye aldıkları adamlar da pek ehil adamlarmış gibi bir duruşları yok, çünkü verimli bir iş yaptıkları yok. Eğer olsaydı hizmetin kalitesine yansırdı.

Bin civarı bir sirkülasyon yaşanıyor genelde, Devletin kayyumları eleman çıkarıp eleman alıyor, Kandilin kayyumları ise alınan elemanların işine son verip yerine başka eleman alıyor. Malum yasada belediye başkanlığı adaylığı için bir isim YSK’ya verilebilir, diğer de Kandil’in kayyumudur maalesef!

Bu ne ya, bu ne ya!

Alın o belediyeyi başınıza çalın, derim.

Vatandaşa hizmet etmekle yükümlü olan bir kurum bana dert üretiyor.

Yazık ki ne yazık!