Bugun...


Suna İlhan

facebook-paylas
OĞAZ (ÜVEZ)
Tarih: 20-10-2025 13:27:00 Güncelleme: 20-10-2025 13:27:00


Sonbahar aylarında bizim buralarda (Samsun) bir meyve satılmaya başlar. Başka yörelerde, farklı çeşitleri de olabilir. Biz "oğaz" deriz ama literatürde "üvez" olarak geçiyormuş.

Bu meyve, hafif pembe-sarı olarak toplanır (kırmızı da oluyormuş) ama bu şekilde yemek mümkün değildir. Ağızda buruk bir tat bırakır. 

Dalıyla aldıysanız, bir yere asarsınız ama taneli olarak alınmışsa geniş bir kapta olgunlaşmaya bırakılır ve bir hafta içinde, kahverengiye  dönüşenler tüketilir. 

Şahsen çok severim. Ama pazara sık gidemediğim için mevsimi genellikle kaçar veya sade kendim için almak istemem. Çünkü evdekiler rağmen etmiyor. Bu kez pazarda salkım olarak buldum. Bizimkilerden biri tadına bakmak istemiş ama hemen atmış. Ona, olgunlaşmış olanını gösterdim, "Çürük bu!" dedi. "Hayır, öyle değil, içi son derece lezzetli." dedim. Gerçekten de öyle, marmelat gibi. Güldü geçti. 

Biraz araştırma yaptım, bir sürü çeşidi ve faydası varmış. Her doğal yiyecekte olduğu gibi çok tüketildiği zaman yan etkileri de oluyormuş. Yaprakları bile şifa deposuymuş. Ağacı son derece sağlam ve düz olduğu için, baston yapımında ve gemi direği alanlarında daha çok kullanılıyormuş.

Benim dikkatim başka bir şeye yoğunlaştı...

Bu meyveyi, gözümün önüne astım. Gelirken-giderken, olgunlarından bir-iki tane alıyorum. Bu arada Rabbimin hikmetini düşünmeden edemiyorum.

Normalde sebze ve meyveler, dalında olgunlaşır ve öyle toplarız. Fakat burda onun tam tersi bir şey söz konusu. Dalından topluyorsunuz, o olgunlaşmaya başlıyor. Trabzon hurması gibi.

Çok enteresan!

Tıpkı bazı insanların; ailede, ana-baba kucağında veya güzel şartlarda olgunlaşmadığı, ham kaldığı ve bu ortamdan uzaklaşıp hayatın çetrefilli yollarında, düşe-kalka, zamanla olgunlaştığı gibi...

Kâinat kitabında ibretlik o kadar misal var ki!

Bu da onlardan biri işte.

Dalından koparılacaksın, seni çürüyecek veya çürük zannedecekler ama süper bir dönüşümle lokum gibi  olacaksın.

Mükemmel bir tranfarmasyon...

Bunun için sabırla geçen zamana ve seni tanıyan, anlayan, bilen, çözen insanlara ihtiyaç var.

Yarattığı her şeyde hikmet sahibi olan Allah ne yücedir...

Tevazû ve huşû ile O'nu tesbih ederim. 

İnanın, bu muazzam dönüşümün güzelliğini ve bende bıraktığı etkiyi anlatacak, Rabbimi yüceltecek kelime bulamıyorum. Boğazıma "ham oğaz" tıkandı sanki.

Ben anlatamıyorum, siz anlayın bari. İşimi kolaylaştırın, maksadıma ulaştırın beni.

Rabbim, kulunu israf etmiyor. "Bittim" dediği yerde "yettim" diyor.

Onu; yine, yeniden başka bir formda hayata döndürüyor.

Ümitsizlik yok!

Çünkü bizim, her şeye yetişen, her olmazı mümkün kılan, el-Kavî,  El-Metîn, el-Musavvîr, el-Hakîm olan Rabbimiz var.

Darlık ve sıkıntıda, dalımızdan koptuğumuzda O'na yöneliriz. Şah damarımızdan yakındır ve bizi tutup kaldırır. 

İnanan insan, güçlü insandır. Çünkü gücünü kainatın sahibinden alır. Elhamdülillah.



Bu yazı 19 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI