Bazı akaid kitaplarında ifade edilen, “Misak’ta aklını sınırlayan  şaki kalbi”  ifadesini,  Sahih-i Buharide bulunan bir rivayete dayandırıyorlar (Çocuk ana rahminde iken, henüz iradesini kullanma durumunda değilken,  İKİ GÖREVLİ MELEK GELEREK, ONUN HAYATTA  İKEN  SAİD Mİ, YOKSA ŞAKİ Mİ  OLACAĞINI  KADERİNE YAZARLAR……….”    Bu ifadeler Kur’anın  ruhuna  tamamen aykırıdır. Kişinin iradesinin dışında,  kişiyi  peşinen  cehennemlik göstermek İlahi adalete terstir. Kaynağı  ne  olursa  olsun, bu rivayetlere itibar edilmez. 
Bir insan  AKİL VE BALİĞ OLDUKTAN SONRA(ki Kur’an ona MÜKELLEF diyor) kendi hür iradesiyle yaptığı fiillerden sorumlu olur. (imam-ı Azam Ebu Hanife, “el-alim vel müteaallim” isimli eserinde diyor ki :  Ayete ters düşen rivayet HADİS olamaz ve itibar edilmez.)  Buharide de bazı zayıf rivayetler vardır…! 
     Ayrıca ;  Peygamberimiz hiçbir kafir ve müşrik için, “ne yaparsan yap, onların inanmayacağı  kitapta kayıtlı…!”dememiş,  bütün insanları İslama davet etmiştir. İsteyen iman eder, isteyen inkar eder. 
     Bütün Peygamberler, geldikleri toplumu sahiplenmişler  ; Toplumda hiçkimseyi, dışlamamış,  ötekileştirmemiş, aşağılamamış,  horlamamış, hakaret etmemiş, şeytanlaştırmamış,  nefret ettirmemiş, kazanmaya  çalışmış ve tümünü kocaklamaya çalışmışlardır.
      Sonuç olarak,  SAİD veya ŞAKİ sıfatları,  insanların  kendi iradeleriyle kazandıkları sıfatlardır. Allah hiçbir insanı daha doğmadan şaki  olarak  yazmaz !    “Bizim kaderimiz bizim irademizdir, irademiz de kaderimizdir. Kaderimizi irademiz belirler.”
“Allah hidayeti de delaleti de yaratandır.  Dileyene  hidayet, dileyene de delaleti verendir.”
“Peygamberimizin sözleri Kur'andan süzülmüş  hikmet  damlalarıdır."  “Referansı Kur'an olmayan bütün yollar çıkmaz sokaktır.” 
 Unutulmamalıdır ki , her ne kadar bazı akaid kitaplarında MÜ’MİN ile  MÜSLÜMAN arasında  fark var deniliyorsa da, bu tutarlı bir tespit değildir.  Mü’min ile Müslüman arasında hiçbir fark yoktur. Çünkü Kur’an,  her  iki  kavramı da  aynı kimseler ve baynı  manada kullanıyor. Bir Kur’an mealini dikkatlice incelerseniz, bu iki kavramın  aynı  anlamda kullanıldığını göreceksiniz…..  Sorumluluğunun bilincinde olan  her ilim adamı bunlara da dikkat eder !
                         Vesselam.