Çatlağı diyorum…
Çünkü bir iş, başından itibaren kurallarına göre yapılmadığı takdirde çok uzağa gitmeden çatlar, su akıtır.
Kayyum tayin edilen kişiler terör yönünden madem sakıncalı idiler, seçilmelerine neden müsaade ettiniz?
Bu soru her zaman sorulur.
Neden?..
Bölücü terörle mücadelenin en zayıf tarafı, tam da zirvede iken rehavete kapılmaktır.
Veya başarıyı sulandırmak.
Bir tarafta kayyım çatlağı, diğer tarafta PKK’ya taşeronluk yaptıkları bilinen kişilerin altlarında kırmızı plakalı arabalar, dolgun milletvekili maaşları.
Bu bir devlet çelişkisi değil de nedir?
Üstelik terörle başı dertte olan bir devletiz.
İnce elemeli sık dokumalıyız.
Terör yönünden sakıncalı kişi ise, kanun çıkar ne yaparsan yap seçilmesine müsaade etme.
Hem müsaade ediyorsun hem de seçmeni taciz ediyorsun.
...
Şimdi de Öcalan’ı cezaevinden nasıl çıkarırız hesabını yapanlar var.
Adam 30 bin kişinin Kürt Türk demeden kanlı katili,
Üstelik azılı İslam düşmanı.
Mahkemedeki sorgusunda “Yirmi beş değil otuz bin kişinin katlinden ben sorumluyum” demişti.
Dünyada benzeri böyle bir katıl var mı?
İsrail’i bile solladı.
…
Sormuş olalım.
DEM İmralı’ya gidince ne konuşacak?
Sen PKK'ya silah bıraktırırsan TC hükümeti de seni salar mı diyecek?
Bu mantığın hukuk açısından elle tutulur tarafı var mı?
...
Bahçeli’yi anlamış değilim.
DEM’e akıl veriyor, git görüş de himmetten faydalanacağını söyle..
Hadi görüştü farz edelim, himmetten nasıl faydalanacağını anlat da bilelim.
Böylesi bir karara hangi hâkim imza atacak?
Hadi saldın diyelim, PKK silah mı bırakır?
Tövbe...
Bir kere, PKK terör örgütünün otoritesi Öcalan değildir.
Arkasında vesayet olarak İsrail var...
Ocalan devrini tamamlamış bir piyon.
Silah bırakın dese bile kimse silahını bırakmaz, bırakamaz.
Hem de Öcalan tam da gündemden silinmişken yeniden parlatmak neyin fesidir?
Geçmişte bu da denendi, Güneydoğu az kalsın bölünüyordu.
Kaldı ki diğer tarafta SELO var, ona da bir şey düşünmüyorlar mı?!
…
Gerilere doğru gittiğimizde, Öcalan'ı ipten Bahçeli’nin içinde bulunduğu hükümetin kurtardığı çıkar karşımıza.
Tam da asılacağı zaman Ecevit, Mesut Yılmaz ile kafa kafaya vererek idam işini rafa kaldırdılar.
O yüzden binlerce caniyi besliyoruz.
Şimdi de ikinci aşamaya gelinmiştir.
İdam edilmemek kaydıyla Öcalan'ı teslim alanlar ileride salarız sözünü de vermişlerdir.
Değilse, iktidar ortağı kanunsuz işe neden tevessül etsin?
Yoksa iktidara çivi sokarak DEM seviciliği mi yapılıyor?
Bahçeli’nin el verme tavrı, Ermeni terör örgütü PKK'nın temsilcisi DEM’İ meşrulaştırarak oylarını ikiye katladığını seçimlerde görürsünüz.
30 bin kişinin tecritli katili gelecek mecliste konuşma yapacak!
Bu nasıl siyaset bu nasıl akıl?
…
Olaya bir de yasal açıdan bakalım.
Tek bir askerin canına kıyan ömür boyu yatacak, amma otuz bin kişiyi ben katlettim diyen serbest bırakılacak.
Paye olarak da meclisin kürsüsünden konuşma yaptıracağız.
Bu çelişkiyi kime anlatabiliriz?
Bir de bunun tarihe karşı ağır vebali var.
…
Uyarmış olayım.
FETÖ’yü iktidara yükleyenler buna da ağır faturalı olarak yüklerler.
Bir sabah bakmışsın bu karalamalı hesap iktidara pahalıya mal olmuştur.
27. 11. 2024 Emekli Hakim Nusret Çiçek