Roma kanunları uzmanları için hukukçu denilebilir mi? Fransa, Almanya İtalya, İsviçre’den ithal edilmiş yasalardan hukuk çıkar mı? Bu devletlerin vicdan insana bakış açısı düzeyi Gazze’de ortaya çıkmadı mı?
Hal böyleyken bu ülkelerden nemalanan yargı mensuplarına; avukatlara, hakimlere, savcılara hukukçu demek zor değil mi? Bunlar bu ülkenin huzur ve selameti için anayasa yapamazlar diye düşünenlerdenim. Ülkemiz kimi hukukçuları İngiltere’ye staja gönderiyor, ne haber?
*Anaysa yapmak tuzu kuru insanların işi değildir,
*Hesabını kitabına uyduranların işi değildir,
*İslam Hukuku ile barışık olmayanların işi hiç değildir,
*Demokrasi, insan hakları, kadın hakları diyerek hayatın canına okuyanların işi de değildir.
*Batı hayranı uluslar arası sözleşmeleri anayasanın üstünde tutup, dolaylı bir esareti kabul eden kimselerin işi hiç değildir.
Peki kim yapacak bu anayasayı?
İçinde İslam dininin alimleri, ufku geniş ekonomistler, toplum nezdinde kabul görmüş siyasetçiler, insanımızı kucaklayabilecek akademisyenler, Atatürk’ün değil, milletin askeri olan emekli generaller ve emekli valiler…
Peki hukukçular ne yapabilir? Onlara da editörlük yapmak kalıyor. Anadolu insanın hassasiyetlerini, talep ve tekliflerini anayasaya uygun bir formata getirmek
Mesela ben bir eğitim emekçisiyim, öğretmen olarak daha hür yaşadım, bana bu yasama konusunda bir fikir danışılırsa ben üç temel dayanaktan yola çıkarak Anayasanın hazırlanmasını isterim.
1-23 Nisan 1920 tarihinde dualarla açılan ve “ve emruhum şura beynehüm (onların işleri aralarında istişareyledir)” ayeti kerimesinin gölgesinde faaliyet gösteren meclisin ruhundan ilham alırım, Malum bu meclis 1921 Anayasasını da hazırlamış.
2-41 Mısralık İstiklal Marşının özünden faydalanırım,
3-Veda hutbesinden her maddesini dikkate alırım…
Bu üç değer hem halk tarafından kabul görür, hem de İslam’ın mihenk sabitelerinin birer değeridir.
Bazıları gibi “şeriatı getirelim” ve ya “Anayasamız Kur’an olsun” diyerek bilinçsiz insanları ürkütmeye de gerek yok.
Şimdi bir düşünelim bu üç değere bağlı olarak hazırlanan bir Anayasa hangi vatandaşımıza ağır geliyor, velev ki gayri Müslim de olsa hainler hariç tabi, çünkü onlar zaten bu ülke insanları rahat etsin istemezler.
*Anayasa yapmak ekranın önünde boy gösteren kimselerin işi değildir
*Uluslar arası hukuk, evrensel hukuk deyip bu halkın değerlerini görmezlikten gelen insanların işi değildir.
*“Ben hukukçuyum” deyip söze başlayan kimselerin işi değildir,
*6284 numaralı yasayı bu haliyle savunanların işi değildir,
*Sürekli nafaka hakkını getiren CEDAW sözleşmesini savunanları işi değildir.
*Genç evlilerle yıllarca ceza veren yasalar karşısında nutku kesilmiş kimselerin işi değildir.
*Devlet erkanını anıtkabire selam verdiren yasaya itiraz etmeyenlerin işi değildir.
*Atatürk ilke ve inkılaplarından ilham alan kimselerin işi de değildir!
*Kültür yolu festivallerine karşı vurdum duymaz olanlar, bu milletin hassasiyetine uygun Anayasa yapamazlar!
Onun için daha dikkatli olalım, yedi bölgede yedi çalıştay yapalım, en son bu çalıştaylardan Ankara’ya seçilen delegelerle özet bir anayasa taslağını oluşturalım ve hukuk komisyonu buna editörlük yaparak hazır hale getirsin.
Sivil Anayasayı bağımsız sivil insanlar yapar. “Yarın siyasetteki konumum için nasıl bir netice verir” şeklinde düşünüp boğazından yukarı konuşan kimseler yeni Anayasa yapamazlar!
Benden söylemesi.