Birliğimiz Nerede Kayıp Oldu?
“Hepiniz Allah’ın ipine sımsıkı sarılın, parçalanmayın.” (Âl-i İmrân 3/103)
Bu ayet, sadece bir nasihat değil; ümmetin varlığının devamı için ilahi bir emirdir. Ama bugün bakıyoruz ki, ümmetin parçalanmışlığı, düşmanlarının oyunlarından çok kendi ellerimizle yaptığımız hataların bir neticesidir.
Peygamberimiz ﷺ Ne Buyurdu?
“Müminler bir vücut gibidir; bir organ rahatsız olursa tüm beden rahatsız olur.” (Buhârî, Müslim)
Bugün ümmetin bir organı Filistin’de, bir organı Doğu Türkistan’da, bir organı Yemen’de acı içindeyken, geri kalan organlar hissizleşmiş durumda. Oysa bu hadis, acıyı paylaşmayı ve birlik içinde hareket etmeyi emrediyor.
1. Kur’an-ı Kerim’de Birlik Emri ve Uyarılar
Allah Teâlâ, Müslümanların birliğini bozan ayrılıklara karşı defalarca uyarıyor:
"Hepiniz Allah’ın ipine sımsıkı sarılın, parçalanmayın." (Âl-i İmrân 3/103)
"Dinlerini parça parça edip gruplara ayrılanlar gibi olmayın..." (Rum 30/32)
"Allah ve Resûlü size bir işte hüküm verdiğinde, artık kendi arzunuza göre başka bir yolu seçmek size düşmez." (Ahzâb 33/36)
Müslümanlar bir araya gelebilmek için Kur’an ve Sünnet merkezli bir bağ kurmak zorundadır. Bu bağ kopunca ümmet, etnik, siyasi, mezhebi, çıkar odaklı gruplara bölünür.
2. Hadislerde Birlik Vurgusu
Peygamber Efendimiz ﷺ şöyle buyuruyor:
"Müminler bir vücut gibidir; bir organı rahatsız olursa bütün beden rahatsız olur." (Buhârî, Müslim)
"Size cemaatten ayrılmamayı, itaat etmeyi tavsiye ederim. Cemaatten ayrılan, cahiliye ölümüyle ölür." (Tirmizî)
Birlik sadece yan yana durmak değil, ortak bir hedefe, ortak bir lidere, ortak bir davaya bağlılık demektir.
3. Tarih boyunca Birlik Önündeki Engeller
Kabilecilik ve ırkçılık → Cahiliye döneminden beri en büyük fitne olmuştur.
Dünya sevgisi ve makam hırsı → Uhud ve Huneyn örneklerinde olduğu gibi zaaf sebebidir.
Mezhep taassubu → Farklı yorumların düşmanlığa dönüşmesine neden oluyor.
Dış güçlerin fitnesi → Haçlılar, Moğollar, sömürgeci devletler, modern emperyalizm hep ümmetin birliğinin önünde engel olmuştur.
4. Günümüzde Birliğin Önündeki Başlıca Engeller
Dünya sevgisi ve ahiret kaygısının zayıflaması "Siz çok olacaksınız ama selin önündeki çerçöp gibi olacaksınız. Sebebi dünya sevgisi ve ölüm korkusudur." (Ebû Dâvud)
Siyasi parçalanmışlık, 50’den fazla bağımsız devlet ama tek bir siyasi irade yok.
Mezhep ve cemaat taassubu, İhtilaf rahmettir, düşmanlık değildir; fakat bugün rahmet değil ayrılık sebebi oldu.
Cehalet ve eğitim eksikliği, Kur’an ve Sünnet bilgisi zayıf, İslam’ın bütüncül bakışı bilinmiyor.
Medya ve algı operasyonları, Müslüman zihinler, Batı’nın ve yerli işbirlikçilerin propagandalarıyla şekilleniyor.
Liderlik sorunu, Ortak bir rehberlik mekanizması olmayınca herkes kendi doğrusuna gidiyor.
5. Salihlerin Sözleri
İmam Şafiî: “Görüşüm doğrudur ama hata ihtimali vardır; karşımdaki görüş hatalıdır ama doğruluk ihtimali vardır.” Yani ihtilaf adabıyla yapılmalı, kardeşlik bozulmamalı.
Hasan el-Basrî: “Mümin, din kardeşine karşı kalbinde kin taşımayan kimsedir.”
Mevlânâ: “Ayrılık, ölümdür; birlik, hayattır.”
6. Çözüm Önerileri
Kur’an ve Sünnet ekseninde birleşmek → Mezhep farklılıklarını kavga sebebi değil zenginlik görmek.
Eğitim ve tebliği güçlendirmek → Bilinçli nesiller yetiştirmek.
Ümmet bilincini, kardeşlik hukukunu diri tutmak → Filistin, Doğu Türkistan gibi davalarda ortak tavır almak. “Kardeşlik hukukunda alt sınır gönül hoşnutluğudur. Üst sınırı ise yeri ve zamanı geldiğinde çekinmeden terini, malını ve canını verebilmektir.” İşte bugün bunun zamanı gelmiştir.
Adaletli liderlik → Kişisel çıkarı değil ümmetin maslahatını önceleyen yöneticiler.
Medya ve teknoloji kullanımı → Hakikati anlatacak alternatif iletişim ağları kurmak.
Son Söz:
Ümmet, tek bir beden gibi olmadıkça, her organ kendi başına hareket etmeye kalkarsa hastalık kaçınılmazdır. Birliğimizin anahtarı tevhid inancı, Kur’an’ın ipine sarılmak ve kardeşlik hukukunu gözetmektir. Allah Teâlâ, kalplerimizi birleştirsin: Amin
“Allah onların kalplerini birleştirdi. Sen yeryüzündeki her şeyi harcasaydın, onların kalplerini birleştiremezdin. Fakat Allah birleştirdi.” (Enfâl 8/63)
Selam, dua, tefekkür ve muhabetle..