Bir yanda çocuk çığlıkları, öte yanda suskun kalabalıklar… Gazze’de bombalar yağarken, anneler yavrularını toprağa verirken, biz hangi haberle meşgulüz? Bu çağın en büyük utancı gözlerimizin önünde yaşanıyor: Bir millet yok edilmek isteniyor!

Gazze’ye yapılanlar sıradan bir saldırı değil; bu, bir soykırımdır. Bir halkı yok etme planıdır. Ancak bu zulüm kadar acı olan bir şey daha var: Müslümanların suskunluğu!

Peki biz ne yapmalıyız? Türkiye’de yaşayan Müslümanlar olarak bu vahşet karşısında elimiz kolumuz bağlı mı kalmalıyız? Hayır, bin kez hayır! Her birimizin bu davada bir görevi var. Hem imanımızın, hem insanlığımızın gereği olarak...

1. Dualarımızı Silaha Çevirelim

Dua, müminin silahıdır. Gazze için her gün dua etmek sadece bir görev değil, bir bağlılık göstergesidir. Allah’a yönelmekle başlar diriliş. Unutma, Bedir’deki melekler önce semada dua ile çağrıldı.

2. Kardeşlik Bilincimizi Yeniden Diriltelim

Bizim bir davamız var: Kudüs davası. Filistin, coğrafi bir mesele değil, imani bir duruştur. Bu yüzden ırk, mezhep, parti ayrımı yapmadan ümmet olma şuuru ile hareket etmeliyiz. Bugün Gazze’de ölen her çocuk bizim evladımız, yıkılan her ev bizim yuvamızdır.

3. Boykot Sessiz Bir Direniştir

İsrail’i ekonomik olarak destekleyen markaları kullanmak, dolaylı da olsa zulme ortak olmaktır. Bilinçli bir Müslüman alışveriş yaparken önce sorgular: “Bu para kime hizmet ediyor?” Boykot bir öfke değil, bir bilinç hareketidir.

4. Sokağa, Meydana, Kaleme, Ekrana Çıkmalıyız

Yalnızca kalbimizle değil, kalemimizle, ekranımızla, meydanımızla da Filistin’in yanındayız demeliyiz. Mitinglere katılmalı, bildiri dağıtmalı, sosyal medyada gündemi sıcak tutmalı, konferanslar düzenlemeliyiz. Sessizlik, zalime cesaret verir!

5. Devletin Siyasi ve Diplomatik Gücünü Filistin İçin Kullanması Şarttır

Türkiye sadece bir ülke değil, ümmetin umududur. Bu yüzden:

İsrail’le tüm askeri ve ticari ilişkiler kesilmelidir.

Filistin için uluslararası hukuk yolları zorlanmalı, İsrail Lahey’de yargılanmalıdır.

Gazze’ye insani yardım koridoru açılmalı, Filistin’e her düzeyde destek artırılmalıdır.

İsrail ürünlerine karşı devlet eliyle ambargo uygulanmalıdır.

6. Evimizden Başlayarak Neslimizi Kudüs’le Buluşturalım

Çocuklarımıza Filistin’in ne olduğunu anlatmalıyız. Gazze’nin haritada değil, kalpte bir yer olduğunu öğretmeliyiz. Gençliğimiz sloganla değil, bilinçle büyümeli. Kudüs sevgisi sadece bayrak sallamakla değil, adalet duygusuyla inşa edilir.

SON SÖZÜMÜZ:

Ey kardeşim!
Bu yazıyı okuduktan sonra sessiz kalırsan, yarın Allah’a ne diyeceksin?
Gazze susmaz, çünkü toprağa düşen her masum beden, Allah’a şahitlik eder.
O zaman biz de şahit olalım. Zulme değil, direnişe; ihanete değil, kardeşliğe...

Gazze’ye selam olsun!
Zulme direnen mazlumlara bin selam olsun!
Zalime karşı dimdik duran ümmetin yeniden dirilişi yakındır, inşallah!

Türkiye Aile Meclisi Diyarbakır İl Başkanı 

 Ahmet YOLDAŞ