|
Tweet |
Bu ülkede ladini sistem ve cıvık siyaset bizi perişan etti.Bir ülke düşünün ki sistemi de siyaseti de toplumun inanç ve kültürü ile barışık değil. Eğitim sistemini Amerika kontrol ediyor, toplum İslam toplumu, kanunlar gavur kanunları, kendi yasalarını yapmaktan aciz, ya da halk o fırsatı bir türlü yakalayamıyor. Öyle ki devlet erkanı belli günlerde gider mezara hesap veriyor.
Ülkeyi/Devleti Müslümalar kurmuş, getirilen sistem Müslüman’ı cezalandırmış, İstiklal Marşı korkma! diye başlıyor, kimin kimden korktuğu belli değil, bazı partiler de aleni bir şekilde bu sapkın LGBT örgütüne destek veriyor, maalesef!
LGBT (+) sakladığı üç harfiyle birlikte insanın namusunu yerle bir eden, neslinin tükenmesini hedef edinen bir örgüt.
Hele şu ibrete bakın amblemlerindeki yedi renklerinde neler var?
1-Erkek, erkek evliliği,
2-Kadın, kadın evliliği,
3-Hem kadın, hem erkek toplu sex,
4-Trans hayat,
5-Hayvanla evlilik(Zoofil)
6-Çocukla sevişme(Pedofili) bazı devletlerde dernekleri bile var.
7-Ölü ile cinsel birleşme arzusu.(Nekrofil)
Kısacası kadın erkek hetero(makul) evlilik dışında her türlü sapık ilişki istiyorlar ve buna yasal güvece talep ediyorlar.
Bir ev düşünün orada iki erkek birbiriyle evlenmiş, ya da iki kadın veya bir kadın ve bir erkek başka bir kadınla evlenmiş yahu bu insanlığın yüz karası değil mi? Kısacası normal kadın erkek evliliği dışında her türlü sapkınlığı istiyorlar. Yahu insanlar nasıl bunların yüzüne tükürmüyor? Bu soytarılığa nasıl ulaşmışlar?
Üstelik doğuştan çift yaratılışlı olan ve fıkıh kitaplarında ona yer ayrılıp hakları İslam’a göre dikkate alınan insan tipinden bahsedilmiyor, ama bazıları da sanki onların haklarını istiyorlarmış gibi bu örgütü savunuyorlar. Utanmadan Allah öyle yaratmış diyorlar.
Bir de LGBT örgütünü hoş görenler var, neymiş efendim özgürlük varmış diyorlar, yesinler senin özgürlük anlayışını. Çocukların doğmasını istemeyen bu örgüt, bir de bizim çocuklarımızı bir hile ile bizden alma çabaları var. Çocuklarımızı kendine benzetmeye çalışıyorlar.
Bu taleplerini iki gizemli kavram ile saklıyorlar, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Cinsel Eğilim, bu iki kavramı da bir daha gizliyor: yerine kadına yönelik şiddeti önleme ve kadın erkek eşitliği diyerek vatandaşı oyuna getiriyorlar
Allah rızası için söylüyorum, şu Toplumsal Cinsiyet Eşitliği kadar insanlığın başına bela olan bir düşünce yoktur. Dört Milyar Kadın ile Dört Milyar erkeği birbirine kavga ettiriyorlar.
Ayrıca kim ne halt işliyor diye bir derdimiz yok, kimsenin uçkurunun peşine de düşmüyoruz, ama insanlık ile özdeşleşmiş bir kavram olan “onur” vasfını bu edepsizliğinizle örselerseniz, ben buradayım, ben şuradayım derseniz, bu ilişki için yasal imkan tanırsanız, birileri yüzünüze tükürür, toplumun can damarları olan yazar çizerler sizi ifşa etmekle yükümlüdür, halkı aydınlatmak vazifemiz olur.
Ey insanoğlu insan! bu kadar insanın şerefini iki paralık eden kimseler için çaba gösteren bu gafil oluşumlara geçit verecek misiniz?
Bak bakayım, bir de bunların arkasında kimler var?
Barolar Birliği,
Tabipler Birliği,
Belediyeler Birliği
Sözde insan hakları dernekleri var, Allah tanımayan seküler dernekler.
Hepinize yazıklar olsun insanlığın namusunu ayakların altına alıyorsunuz, hey gidi hey!
Eyüphan Kaya
Türkiye Aile Meclisi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi