|
Tweet |
Diyanet’e Güven Konusu:
Bazı Medya Mecralarında Nasıl yapıldığı meçhul ancak hangi amaçla yapıldığı belli bir takım sözde araştırmalara dayanarak “kurumlara güven kamuoyu yoklamasında" Diyanet İşleri Başkanlığı'na güvenin çok gerilere düştüğü bilgileri gerçeği yansıtmamaktadır ve düzeltmeye muhtaçtır. Çünkü söz konusu araştırmalar üzerinden paylaşılan veriler gerçeklik ve objektiflikten tamamen uzaktır. Keşke hiç olmasa ama bireysel bazı yanlışlıklar sürekli ve arka arkaya paylaşılarak ve gündemde tutularak genelleştirilip koskoca Kurum’un yıpratılmasına yönelik bilinçli bir algı oluşturulmaya çalışılmaktadır. Milletimiz bunun kimler tarafından yapıldığını çok iyi bilmektedir. Zaten Diyanet İşleri Başkanlığı ve hizmetleriyle ilgili yapılan bilimsel ve açık araştırmaların hepsi söz konusu yargıyı yalanlamaktadır.
Örneğin;
2024 yılı Mayıs ayında kamuoyu araştırma şirketi GENAR’ın yaptığı ve kamuoyu ile paylaştığı araştırmada Diyanet İşleri Başkanlığı ile ilgili toplumun en az %65 i olumlu kanaate sahip ve Başkanlığa güvendiğini söylüyor.
Ayrıca, Başkanlığın, 4-6 yaş grubu çocukları başta olmak üzere 7’den 70’e tüm vatandaşlarımıza Kur’an ve temel dini bilgiler için yaptığı çok farklı eğitim programları, anaokulundan üniversiteye 29 Mayıs Eğitim Kurumları başlığı altında yaptığı örgün eğitim faaliyetleri; Ülkemizin 37 ilinde kurduğu Diyanet Akademilerinde daha nitelikli din görevlileri yetiştirme çabaları; 4500 çeşit farklı isimde milyonlarca kitap ve dergiden oluşan yayın faaliyetleri, Diyanet TV, Diyanet Radyo, Diyanet Kur’an Radyo, Diyanet Risalet Radyo ile yaptığı yayınlar; gençlik çalışmaları bağlamında Türkiye’nin 1325 noktasında açtığı gençlik merkezleri, kitap-kahve mekanları; 503 noktada açtığı Aile danışma merkezleri, 2000 kadar gençlik koordinatörü, üniversite yurtlarında çalışan 2500 kadar manevi danışman; Din görevlilerinden oluşan 1800 kadar izci lideri ve yüzbinlerce izci genç ile yaptığı izcilik faaliyetleri; hutbeleri, irşad hizmetleri, tüm camilerimizde yapılan cami dersleri; ülkemizin yaşadığı afetlerde onbinlerce din görevlisinin ilk andan itibaren alanlarda mavi yelekleriyle yer alarak toplumsal dayanışmaya yönelik faaliyetleri (örneğin kovid döneminde ve 6 Şubat depremi sonrası onbinlerce hocamız görünmeyen kahramanlardan oldular), Hac ve umre hizmetleri, STK’larla işbirliği; ramazan faaliyetleri, Türkiye Diyanet Vakfı öncülüğünde yapılan hayrî hizmetler ve verilen eğitim destekleri; tüm il ve ilçelerde, köylerde tüm hocalarımızın doğumundan vefatına, sünnetinden düğününe, askere uğurlamasından cenazesine her anında vatandaşlarımız için yaptıkları görünen, görünmeyen tüm hizmetler ve buraya yazmakla bitiremeyeceğimiz daha nice çalışmalar söz konusu olduğunda kamuoyunun olumlu bakışının ve güven oranının % 93’lere kadar çıktığı görülüyor.
Yine başka bir kamuoyu araştırma şirketi SONAR tarafından 2024 yılında yapılan ve paylaşılan kamuoyu araştırmasında; “Diyanet’i güvenilir bulanlar %72.6’dır. %79.7 oranında katılımcı ise Diyanet’in sunduğu hizmetleri ‘toplum için önemli’ buluyor.”
Yani, kısa bir araştırma neticesinde herkesin göreceği gibi akademilerin, yukarıda örneklerini verdiğimiz yetkinliğiyle öne çıkan Araştırma şirketlerinin ve Başkanlığın yaptığı araştırmaların hiçbirinde düşük oranların olmadığı gibi, tam aksine Diyanet’e, mensuplarına ve hizmetlerine yönelik güçlü olumlu bir bakış vardır.
Diğer yandan, Diyanet İşleri Başkanlığı, camileri, Kur’an kursları, sosyal-kültürel içerikli hizmetleri, yayınları ve yaygın teşkilat ağı ile toplumla iç içe bir teşkilattır. Tecrübe, gözlem ve toplumsal şahitlik, milletimizin Diyanet İşleri Başkanlığına büyük bir teveccüh gösterdiğini ortaya koymaktadır.
Diyanet’in çalışma alanlarından uzak dünyalara sahip olanların bunu anlaması ve tespiti zordur. Rabbimiz Devletimizi ve milletimizi ilelebed payidar eylesin, ömrünü milletimize hizmete adamış tüm hocalarımıza çalışmalarında muvaffakiyetler nasib eylesin, vefat edenlerin mekanları cennet, makamları âlî olsun.
Prof. Dr. Ali Erbaş hoca