|
Tweet |
İstiyorsanız gelin hep beraber gerekçelerini sıralayalım;
Cumhuriyet 1923’de kuruduğunda devletin dini İslam’dı.Meclisin görevi ahkam-i şeriyeyi tenfiz etmekti(yani şeriat kanunları uygulamaktı). Cumhuriyeti ilan eden bu Meclis, karar yeter sayısı olmadığı halde(inanmıyorsanız gidin meclis tutanaklarına bakın) Baş kumandan Mustafa Kemal tarafından dağıtıldıktan, ondan sonra darbeler tezahür etti, daha düne kadar Amerika yönetimi bize darbe yapan sözde generallerimize “bizim çocuklar” diyordu. Halk bir az nefes alınca hemen tepelerine iniyorlardı. Tıpkı “Ay ışığı” darbe planında olduğu gibi “tank ile İstanbul’un üzerine çökerim” diyen sözde generallerimiz oldu.
1924 anayasası ile başlayan erozyon insanımızı perişan etti. Hak hukuk adına yapılan gelişmeler ne insani ne de İslamiydi, yani ne kültürümüzde ne inancımızda yeri vardı.
Gelin bir kaçını sıralayalım,
1-Şapka devriminin gerekli bir şey olduğunu diyen var mı? Varsa bir gerekçe sunabilir mi? Bunu savunan biri hangi vicdan, hangi akılla bir fetva buluyor olabilir? sen bir yandan bir milletle savaşacaksın, diğer yandan şapkasını vatandaşının başına zorla dikeceksin, takmayanı idam edeceksin bundan daha büyük bir zulüm var mi?
2-Dışarıdan ithal edilen yasalar normaldir diyen birileri var mı? varsa dahi elinde haklılık payı adına bir delil ileri sürebilir mi? Bin yıllık yönetim tecrübesi olan bir millet kendine özgü bir yasa yapmaktan aciz miydi? ki Avrupa yasalarını bize giydirdiler.
3-Harf devrimi makul bir şeydir diyen varsa, yüzünün kızarması lazım dünyada emsali görülmemiş bir zulümdür, şimdiye kadar ihtilal eden hiçbir kimse böyle bir kabahat işlememiştir.
4-Laiklik ilkesi olması gerek bir ilkedir diyen varsa tek kelimeyle Allah’a meydan okuyor, azılı bir müşriktir, İslam toplumunda nasıl İslam hukuku yasak edilebilir.
5-Kılık kıyafet devrimi normaldir diyen varsa yazıklar olsun, tek gayesi Anadolu kadınını soymak ve haya örtüsünü üzerinden kaldırmak olan bu devrime makul bakmak vicdan işi midir?
*Göbeği dışarıda olan bir bayanın kapalı tarafı kalır mı? buna rıza gösteren deyyus değil mi?
6-Hilafetin lağvederek İslam toplumunun başsız kalıp dağılmasına kapı aralamanın doğru olduğunu söyleyebilir misiniz?
Cumhurbaşkanımızın seçimle 23 yıl bu ülkenin başında olduğuna tahammül etmeyenler 27 yıl boyunca ciddi bir seçimin olmadığı bu ülkede hep CHP zihniyeti iktidardaydı, buna ne diyecekler?
7-M.Kemal’ın ölümünden 17 yıl sonra dikilen “Amon Tapınağı” gibi Anitkabire sempatiyle bakmak itikadı açıdan sıkıntılıdır. Eğer ölen birinin mümin olduğuna kanaat getirseniz ona dua edersiniz, hiçbir devlette mezara hesap verilmez, heykelin önünde saygı duruşunda bulunmaz, bu milletin yakasında düşün artık!
8-10 Kasım’da ülke çapında saygı duruşu gerekir diyen varsa geri zekalıdır, 200’den fazla ülke var dünyada hiçbir ülkede böyle tuhaf bir duruş yok, bizdeki bu anormal durum ne zamana kadar devam edecek söyler misiniz?
9-Devlet erkanının belli günlerde heykel selam vermesi normaldir diyen varsa akli dengesi yerinde değildir, ayıptır ayıp bir birimizi aldatmayalım, yeter yahu!
10-Vekil seçildiğinde Atatürk ilke ve inkılaplarına bağılık yenimi içmek normaldir diyen vaysa kendinden utanmalı. Bizdeki birçok sorunun kaynağı olan bu ilkeleri korumak üzerine yemin ediyorsanız neyi düzelteceksiniz?
11-Bir “dil soy kırımı” olan 24 Kasımı öğretmenler günü olarak kabul edilmesi rezaletin daniskasıdır. Bin yıllık alfaben değişiyor ve sen bu günü kutluyorsun hay senin o hafif aklına, ne diyeyim yani?
12-29 Ekim gününü Cumhuriyet Bayramı deyip kutlamaktan daha büyük bir gaflet var mı? 29 Ekimle başlayan süreç yukarıda saydığımız haksızlıkların temeli o gün başladı ve sen bunu kutluyorsun, yazıklar olsun!
*Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklal diyorsun ama ataya tapıyorsun bu nasıl tezat arkadaş?
13-Atakürk’ü koruma kanunu 5816 numaralı yasa hala duruyorsa o da meclisin kusurudur. Aslında Mustafa Kemalden çok Kemalist sistemin korunması için bu yasa yapılmış, dünyada böyle bir yasa yok ve orada duruyor, dokunulmaz bir madde gibi sanki haşa Allah’ın emridir.
Hepimiz öleceğiz ve teker teker hesaba çekileceğiz. O gün Allah’a hesap verebilene ne mutlu? diyorum, hazirunu hürmetle selamlıyorum.