Tweet |
Zeka özürlü dünyanın düştüğü hale bak! 200 küsur devlet var, 8 Milyon nüfusa sahip İsrail karşısında tirtir titriyor. Çünkü bu devletlerinin yuları İsrail’in eline düşmüş, bir şekilde işleyiş mekanizmasını kendine bağlamış.
Ne yazık ki 8 Milyon>8 Milyar olmuş. Bu nasıl ezber bozan bir durumdur?
İşte asıl mesele bunun menşeini bulabilmektir. Ben bu meselenin altında Demokratik, laik düzenin sinsi oyunları olduğuna inanıyorum, bir de İnsan hakları ve özgürlük kavramları var.
Bu kavramlar insana albenili geliyor, ama aslında bu kavramdan amaç yeryüzünde Allah’ın hesabını yapmamak, Müslüman insanı inanç ve değerlerinden koparmaktır.
Bu dört kavramı yan yana getirdiniz mi dünya dingonun ahırına dönmüş oluyor. Özgürlük kavramı sadece belden aşağı serbestiyet ve namus anlayışının ayakların altına alındığı bir yaşam kast edilirken, insan haklarından bahsedilirken Müslüman’ı insandan saymadıkları ayan beyan ortadadır.
Demokrasi İslam toplumunda İslam adına hangi değerler varsa tamamına karşıdır, bu değerlerle savaş halindedir.
1949 yılında Kahire’de 160 ülke ile ABD arasında imzalanan Fullbright anlaşmasıyla İslam toplumunu 1-0 mağlup etmiştir. Hak ve Adalet kavramı, olaylara müdahil olma şekli, tarafgirlik ölçüsünü ortadan kaldırmış “Bana ne?”, “Sana ne?” ifadeleriyle kişiyi kof haline getirilmiştir. Hak uğruna can vermenin değeri unutulmuş, meydan çakal çukala bırakılmıştır. Öyle ki benim vatandaşım “Bize ne Gazze’den?” diyebiliyor!
Amerika canı istediği yerde içerideki piyonlarıyla iş birliğine giderek istediği örgütü kurup, hedefine koyduğu devleti dizayn ediyor.
İşte ülkemizdeki PKK, yanı başımızdaki DAİŞ, şu anda Suriye’nin kuzeyinde var olan DSG. Sözde Kürtler için bir bölge oluşturmuş, ama salında bölgenin huzurunu bozmak için bir çıban başı oluşturulmuştur. Kanton/Komün yönetim tarzıyla iki kelime Kürtçe dışında Kürtlük adına burada bir eser kalmamıştır. Kemalistlerin Türkiye’nin canına okuduklarının beş misli orada Kürt değerleri baskı altına alınmıştır, yeri gelmişken bunu da belirtmekte fayda buluyorum.
Bunu yaparken insanların önüne atılan yem nedir? Demokrasi, laiklik, insan hakları ve özgürlük. Kulağa hoş gelen bu kavramlar günü birlik kullanılabilir, ama uzun erimli bir tarzda nasıl bir neticeye varacağını düşünen pek azdır.
Şimdi soruyorum. Gazze katliamına karşı;
Nerede demokratlar?
Nerede laikler?
Nerede İnsan hakları oluşumları?
Nerede özgürlük naralarını atan o sinsi kimseler?
Nerede? Nerede?
Bu ara El Kassam Tugaylarından bir beklentim var, “Şehit Hasan Saklanan” timlerinden oluşan bir Tabur kurup gayri nizami harbe başlayın, Hasan Saklanan ne yaptı? iki İsrail askerini yaraladı ve kendisi şehit düştü, siz bu timleri kurun dünyadan size destek gelecek merak etmeyin, hem insan gücü, hem görünmez elbiseler, hem gayri nizami savaşa uygun cephane.
Bu kadar çocuk, kadın, yaşlı, doktor, öğretmen, gazeteci ölürken artık El Kassam Tugayı bir kenarda durmamalı! Onları şehit ve gazi olarak mütahareke sahasında görmek istiyoruz.
Zaman gayri nizami harp zamanıdır. Hasan Saklanan timlerimiz hayırlı olsun. Tangtan/toptan inen her İsrail askeri anında öldürülmelidir.Canın kurtarmak isteyen asker, içimize sinmediği halde dünyaca tanınan 1967 sınırının gerisine çekilmelidir.
Ben bu Siyonistlerin kötü insanlar olduğunu biliyordum, çünkü Allah Kur’an-ı kerimde onları tanıtıyor, ama bu kadar ahmak olduklarını bilmiyordum. Bütün dünyayı kendine düşman ettiler.
“2024’de Süleyman mabedi yapılacak” diyen Yahudi Kahinler nerede? bu savaşın bu kadar süreceği, tüm dünya milletlerinin onlara düşman olacağını ve onları şeytanlaştıracağını niye kestiremediler? Hatta devletler bile onlara karşı düşman kesilmeye başladılar, gördünüz işte BM’de ezici bir çoğunlukla 143 devlet Filistin'i tanıma talebine “evet”, 25 devlet çekimser, 9 ülke de "hayır" oy’u kullandı. İkinci defadır ABD'nin burnu sürtünüyor ama uyandığı yok!
Ne yazacağımı bilemiyorum, dertliyim doluyum ama şu bir hakikat ki,
İslam toplumunu Demokrasi, insan hakları, özgürlük kavramlarıyla aldatıyorlar tek bir amaç var Müslümanları İslami değerlerden koparmak, kanı iki kuruş etmeyen bir mahluk durumuna düşürmek, tabi böyle bir durumda meydan şeytani zihniyet taşıyan kimselere kalıyor.
Baksanıza ülkemizde 15 Temmuz şehitlerine de “Demokrasi Şehidi” lakabını taktılar, Demokrasi Allah’ın hakimiyetine meydan okuyan bir sistem ne hikmetse bu sistem uğruna can verenler şehit oluyor!
Halbuki 15 Temmuz ruhu desteğini Ezan, Sala, Tekbir, Vatan ve Bayraktan alıyordu, demokratik düzenin sevmediği, düşman ilan ettiği değerler bunlar.
Derdimiz büyüktür bu kadarla yetinelim, yazı bir az dağınık oldu ama ne yapayım ruhum sıkılıyordu, bu kadar oldu, mazur görün bu kardeşinizi, e mi?
Siyonistlerin yularının çekildiği günleri görmek dileğiyle.
Vesselam.
Eyüphan Kaya
muslumandunya.com,tr genel yayın yönetmeni
Bu özgürlük,adalet,laiklik,cumhuriyet gibi diğer tüm batıl kavramlı cümleler müslümanları cihat,mücahid ruhundan şuurundan kopartıl yem etmek için aldatıcı,yanıltıcı,sindirilmeye dönük sahte cümleler. Tek dertleri var o da HAK nizam düzeni pazifize edip zayıflatmaktır.Zaten müslümanlarda şuur olsa bu sahte uyuşturucu batıl laflara asla itibar etmez kullanmaz nerede öyle basiretli imanlı yönetici,çıkanları da meyve vermeye başladımı etkin olduğu fark edilir edilmez ortadan kaldırmaya,zulme,baskıya başlayıp gelecek kuşağa gözdağı veriyor siyonist işbirlikcileri son yüzyıllık tarihde çok örnek var‼️1.ci dünya savaşı sonrası tüm yeni kurulan devletler ülkemizde dahil o şer ittifakın dizayn ettiği kukla yöneticilere teslim edildi,biraz palazlanıp az baş kaldıran olunca hemen darbeye,baskıya maruz bırakılıp diğer piyonlara gözdağı örnek gösteriliyor‼️Bu zalimlerden kurtulmanın yolu ülke içindeki mason,ajan,kuklalar tesbit edilip ya sınırdışı edilmeli yada yok edilmeli yani kısasa kısas uygul