Bugun...



Bir dost bir dostu ancak bu kadar anlatabilir

Şanlıurfa'nın Kadim Belediye Başkanı İbrahim Halil Çelik yazdı: "DİYARBAKIR’DA FİKİRLERİN DEMLEMDİĞİ, DOSTLUKLARIN PEKİŞTİĞİ BABATLI ÇAYEVİ BUGÜN YETİM KALDI"

facebook-paylas
Tarih: 24-12-2025 19:26

Bir dost bir dostu  ancak bu kadar anlatabilir

DİYARBAKIR’DA FİKİRLERİN DEMLEMDİĞİ,

DOSTLUKLARIN PEKİŞTİĞİ BABATLI ÇAYEVİ BUGÜN YETİM KALDI

İbrahim Halil ÇELİK

Diyarbakır’da Mevlidhanların, gazelhanların, nüktedanların , şairlerin, siyasilerin ve çay tiryakilerinin vazgeçilmez mekanı idi Aziz Babatlı’nın Babatlı Çayevi.

Orası bir Çayevi değil adata bir fikir kulubu, bir dergah veya bir zikirhâne idi. Diyarbakır’ın fikiri, edebi ,siyasi ve musiki nefesi sanki tüm bölgeye buradan yayılırdı. Oranın en büyük nişanesi ise, insanların o dar mekanda ; geniş gönülleriyle biri birilerine riyasız , müdanasız fikir sofralarını açmaları idi. Kimin heybesinde ne varsa o gün mekanda onu ortaya sererlerdi. Kiminin sesi , kiminin sözü , kiminin de sohbeti insanları harlar ve ortalığı şenlendirirlerdi. O sohbet görülmeye değerdi. Çayların biri gelir, boş bardaklar giderdi. Şiirse şiir!Gazelse gazel !Ya da serbest bir fikir de olabilirdi o gün Babatlı çayevinde . Bazen de defler eşliğinde kasideler , ilahiler söylenirdi. İnsanlar cezbeye gelir kendilerinden geçerlerdi. Bu mekanda vaz geçilmez şey , Hacı Aziz Babatlı’nın gönlüyle demlediği ,tavşan kanı çayları idi.

Diyarbakır’da fikirlerin demlendiği , kadim dostlukların pekiştiği ve kaynayan semaverlerin üzerindeki porselen çaydanlıklardaki tutulan demler Babatlı Çay Evinin alemeti farikası idi. İşte bugün o tarihi mekan bu ustasından yetim kaldı.

Hacı Aziz Babatlı ; Diyarbakır Milli Görüş hareketi içinde 1969 yılından beri vardı. Kimseler yanaşmazken bu davaya , rahmetli Hacı Sabri Özyaramış ve arkadaşlarıyla birlikte Erbakan Hocanın bağımsız hareketine katılmış ve Erbakan Hocanınn vefatına kadar da ayrılmamıştı ondan.

Benim dostluğum da siyasette kendimi bildim bileli onunla Diyarbakır’da olmuştu. Onun Çarşıya Şeviti mevkiindeki bu güzel mekanında dostlarıyla birlikte çok kez oturduk . Ben de eski bir çaycı olarak; onun demlediği o efsane çayların tadı bu acı ölüm haberine rağmen hala damağımında durur. Çay deyip geçmemek gerek .

Onun acı ölüm haberini ağlayarak Bahri İleri bana verdi : “ Başımız sağolsun! Aziz dostun, can ağabeyim Hacı Aziz Babatlı’yı bugün Hakka yolladık! Vefat etti aziz dostumuz.” Dedi. Ağlamaktan sesi kısılmıştı Bahri’nin. Ben de şok olmuştum. Yaşayan Çınarlar biri daha devrildi bugün . İnsanoğluna da kış gelmişti demek.

Daha kısa müddet evvel onunla telefonla hasret gidermiştik. Ah ölüm ah! İnsanın ağzının tadını kaçıran acı gerçek. Bir gün sıra bize de gelecek. Bu yıl bir güzün ve hicret yılı oldu benim için. Dostlarımızdan o dönülmez aleme giden gidene. Onlardan geriye birer mazi cenneti kalıyor hafızalarımızda . Onları anarak yaşatıyoruz güzel anılarda.

O’nun eskimez kadim dostlarından mevlithan Mustafa, hafız Yakup Hatipoğlu , şeyh Hüseyin Mutlu , müftü Melle Halil, müftü Mehmet Uyanık, Muzzafer Aksu ve Melle Ensari geldi gözlerimin önüne. Ve gençlerden ise , Onun müdavimi Melle Zeki Hatipoğlu, Siracettin Öztoprak, Saffet Saygın, Ahmet Bilgin ve Bahri İleri gibi gençleri anımsadım.

Babatlı Çayevi sadece bir siyaset mektebi değil , aynı zamanda altmış yıllık kadim çay evi; şeyhlerden, mollalara , hafızlardan, şairlere ve siyasilerden ammalara ve de macnunların da mekanı olmuştu. Bunlardan amma hafız İsa, amma hafız Fahri , amma hafız Muhammed ve mecnunlardan da Vedo ile mecnun Alişan sadece bir kaçıdır .

Hacı Aziz Babatlı yüzündeki derin izler gibi muttaki, mücahit, dürüst ve insanlara güven veren yiğit Diyarbakır efsanesi idi. Benim için de güzel bir ağabey ve de sığınılacak bir dost limanı idi. Ankara’ya her gelişlerinde mutlaka birlikte olurduk. Beni gerek Belediye Başkanlığım ve gerekse Milletvekilliğimde hep candan sevmiş ve desteklemişti. Onunla tanıştığım için kendimi hep mutlu hissetmişimdir. Onun Babatlı çay evinde Ali Emiri’nin , Sezai Karakoç’un, Celal Güzelses’in hatıraları yaşardı sanki.

Diyarbakır’ın siyah bazalt taşlarından yakut gibi işlendiği köşklerin ve evlerin hamisi idi o . Onun asil ruhu bu kadim kentin bir serdengeçtisi idi.

Onun Çay evinde unutulmaz iki Said’den her dem bahsedilir ve birinin de Kartal bakışlı resmi hep asılı dururdu.

Hacı Aziz Babatlı’nın seksen sekiz yıllık dünya sürgünü bugün sona erdi. Sevdiği dostlarının yanına o da dönülmez yola revan oldu. Yolun açık olsun ağabeyim . Allah sana rahmetiyle muamele eylesin. Mekânın cennet olsun.

Bugün senin düğünün ; biz dostlarının ise hicranı oldu. Sen şimdi Şeyh Muhammed düzlüğündeki kabrinden ; Hevsel bahçeleriyle, Kırklar Dağı ve Dicle nehrine ruhunla seyrandasın. Ruhun şad olsun! Kadim Kent Diyarbakır’ın başı sağ olsun.

“ Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber;

Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber.”

Ölüm bir hiçlik değil, yeniden doğuştur. Aziz ağabeyim senin yaptıkların hep hayırla yâd edilecektir.

Başta kederli ailene, acılı evlatlarına, fikri ,edebi ve siyasi Babatlı Çayevi müdavimi tüm aziz dostlarına Yüce Rabbimden sabırlar diliyorum.

İnna Lillahi ve İnna İleyhi Raciün.




Kaynak: Musluman Dunya

Editör: Editör

Bu haber 914 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER MÜSLÜMAN DÜNYA Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI