Tweet |
Ailenin dağılmasına katkı veren şu sebeplerin arkasında durdukça kim hangi kuvvetle aileyi bir arada tutabilir?
*Bazı kimselerde “Önce iş, sonra eş” mantığı,
*Kadına çalışmada pozitif ayırımcılık,
*Anneliğe bir değer biçmeme,
*Aileye bir ayrıcalık tanımama,
*6284 numaralı yasa,
*Sürekli nafaka zulmü,
*12 yıllık mecburi eğitim,
Bunları hepsi aileyi dağıtan, yada oluşmasını zorlaştıran ana nedenlerdir.
Çalışmak öyle kolay mı ki kadınlarımız tuhaf bir ifadeyle “ altın bilezik” gibi bir meslek edinmeye teşvik ediliyorlar. “Anne işe, baba işe, çocuk kreşe” mantığıyla aile kurulur mu? Bir evden hem kadın erkek çalışıyor diğer evde ne kadın ne erkek çalışmıyor, bu nasıl adalet? Kadının annelik gibi kutsal yeri doldurulamaz bir özelliği varken neden üç kuruş para kazanmak için sokağa çıkmaya teşvik ediliyor? Bunun haklı bir gerekçesi var mı?
Bir işe bir kadın ile bir erkek müracaat ederse pozitif ayrımcılık yapıp işi kadına vermek hangi vicdana sığıyor? Bir ailenin babası işsiz kalırken bir ailenin de anaçı evi sahipsiz bırakıyor bu nasıl bir mantık? Bir an evvel bu hatadan vazgeçilmeli pozitif ayırımcılık yapılacaksa eşi piyasada çalışmayan ama aslında 24 saat esasına göre çalışıp annelik yapan işsiz babalara pozitif ayırımcılık yapmak lazımdır.Bu aileyi korumaya yönelik bir tedbirdir.
Yanı başımızda Rusya lideri 10 çocuk annesine bir milyon ruble veriyor, biz annelerimize ne veriyoruz? Toplum paracı olmuş, kazanan daha çok kazanmak peşinde, aç gözlü, kanaat yok, hep halinden şikayetçi, toplumda huzur kalmadı ne haber? Güya Kadın ve demokrasi işleviyle çalışan KADEM bu sorulara cevap verebilir mi? Bu ne sinsi oyunlar, bir de neredeyse Devlet adına bir makama gelmek için KADEM’in elinin altından geçmek gerek, bu kabul edilir gibi değil, biri bu topluma husumet beslerse renginin mor ya da yeşil olması bir şey değiştirmez.
Diyarbakır’da hali vakti yerinde biri Kadın Daire Başkanlığında göreve başladı, nedeni sordum KADEM il temsilcisiymiş, yazıklar olsun kadınımızı KADEM nereye taşımak istiyor?
6284 numaralı yasa aile yasası değil partner yasasıdır, yani bir erkek ile bir bayan gönüllü olarak bir arada yaşamaya karar verirse bu yasa onların karşılıklı hukukunu tanzim ediyor, zaten böyle bir birlikte yaşam toplumumuzda yok.
Kadın erkek(aile) bu yasalarla bir arada yaşayamaz, hiç mi vekillerimizin burnu yanmıyor? Neden bu yasanın ıslahı için bir gayret sarf etmiyorlar?
Hele bakın bu yasa şiddeti kaça ayırıyor?
Ekonomik şiddet,
Psikolojik şiddet,
Cinsel şiddet,
Fiziki şiddet…
Ayrıca bu şiddetin sınırı nereden başlayıp nerede bittiği belli değil. Böyle olmaz olmaz! TBMM çıkardığı bu yasa ile aileyi baltaladı, tekrar düzeltmek de onun vazifesidir.
*Koca şikayet üzerine evden uzaklaştırılırsa kalabilecek bir yer ona gösterilmeli, sokakta mı yaşayacak?
*En geç bir hafta zarfında ifadesine baş vurulmalı,
*Kadın kocası aleyhine şikayet ederse mukaddesatı üzerine yemin etmeli,
*Şikayeti yalan çıkarsa boşanma sebebi olarak kabul edilmeli ve nafakadan mahrum olmalı.
Ne yazık ki yasada bu tür hakkaniyet kokan ifadeler yer almadığı için, koca 3 ay, 6 ay evden uzaklaştırıyor, artık o ailenin bir dikiş tutması zor ve boşanma oluyor, yetmiyor bir de kadın kocasından aldığı nafakayı kıtır kıtır yiyor, afiyet olmasın çünkü haramın ta kendisidir. Buna seyirci kalan yetkililer utansın!
Meclisin iki işi var yasama ve denetim ama ne yazık ki bu iki iş dışında her şeyle vekiller meşgul, vah ki ne vah!
Ya 12 yıllık mecburi eğitime ne demeli?
Almanya bile 1+8=9 yıl zorunlu eğitim yaparken, biz niye 12 yıl zorunlu eğitim yapıyoruz, kız, erkek memleket evlatlarını oyalayarak niteliksiz birer vatandaş haline getiriyoruz.Lise eğitiminin zorunlu olmasında sıkıntı var, bu yanlıştan vazgeçilmeli.
Talim terbiyeden asıl amaç iyi insan yetiştirmekken gerçekten iyi insan yetiştirebiliyor muyuz? Bunu yapabiliyorsak kız öğrencilerimiz göbek düğümleri niye dışarıda havalı havalı geziyorlar ey yetkililer!
Maalesef “aile yılı” diyoruz ama ailenin önündeki engellerin ortadan kalkması için bir çalışma ve çaba göstermeyince de inandırıcılığımızı kaybediyoruz.Vatandaş haklı olarak bizimle alay ediyor, aileyi bozan sizinkiler deyince de bir cevabımız yok.
Allah sonumuzu hayreylesin, yeminle söylüyorum aileyi temin ve tesis etmezsek hiç de sonumuz hayrolmaz. Topum yaşlılık moduna girdi, olan da edep hayayı kaybediyor.
Selam ve dua iyi insanların üzerine olsun.
Eyüphan Kaya
Türkiye Aile Meclisi Güneydoğu Bölge Başkanı