Bugun...



15 Temmuz kıyamı ruhunu kaybediyor!

Genel Yayın Yönetmenimiz Eyüphan Kaya 15 Temmuz anma programları hakkında dikkat çekici bir değerlendirme yaptı. İşte o yazı...

facebook-paylas
Tarih: 11-07-2024 04:24

15 Temmuz kıyamı ruhunu kaybediyor!

15 Temmuz müdahalesine kadar hep kendini haktan farklı tutan, heykelin önünde taparcasına selam duran, bir yerlerden emir gelir gelmez halkın üzerine zevkle çullayan soytarılar ordumuzun içinde vardı. Buna karşı olan subayları da her fırsatta diskalifiye ediyor, ordudan atıyorlardı. Tıpkı her darbe sürecinde yüzlerce subayın ordudan  uzaklaştırıldıkları gibi.

Vatandaşın “Peygamber ocağı” deyip, gözü gibi koruduğu, eleştirilmesine dahi tahammül etmediği ordunun içindeki bu hain herifler 15 Temmuz’da son ihanetlerini yaptılar.  İlk defa halk ölümü göze alarak, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine sokaklara indi. Mevlam bu hain FETÖ çetesinin cesaretini aldı ve halk onları esir aldı. Tabi yüzlerce şehit ve binlerce gazi pahasına.

Ondan sonra bir Ay’a aşkın 81 ilde etkinlikler düzenlendi, bu hain darbenin zararları anlatıldı. Ancak şu var ki ilk 3-5 günden sonra halkın bu kıyamına devletin eli karıştı ve her geçen gün etkinliğe ilgi azaldı, artık il müdürlükleri çadırlar açmaya başladı, kendini birilerine beğendiren birileri buraya akın etti.

15 Temmuz’un kıyam ruhu; desteğini Ezan, Sala, Tekbir, Vatan ve Bayrak sevgisinde almıştı, valiliğin ilk uygulaması Tevhit Bayrağını engellemek oldu.

Son yıllarda birkaç saatliğine gidip uzaktan bakıyorum, maalesef gecenin ruhu değişti. Hırsız arsız kimi siyasetçi, kimi bürokrat  FETÖ’ye lanet okuyor, o arada malı da götürüyor. Allah aşkına bu 15 Temmuz ruhu ile bağdaşır mı?

Halkın kahramanlık destanına Devlet el koydu, her gelen yıl 15 Temmuz anma gününe vatandaşın ilgisi azalıyor.

Diyarbakır’da ilk yılda ilk haftada  üç kişilik tertip komitesinde çalışanlardan biri bendim, valilik işin işine karıştıktan sonra mesafeli durmaya çalıştım. Çünkü ben perde arkasında halka yanlış yapacak adam değilim. Velisi de, delisi de 15 Temmuz’u anmaya hakkı var, ama protokolün soğuk havası içinde kutlamak, bir anlamda iş icabı kutlamaktır. Böyle giderse diğer Milli Bayramlar gibi küçülüp küçülüp valiliklerin önünde anılacak, ilginç olan yazar çizerlerden, ilgililerden az kişinin buna dikkat çekmesidir. Galiba bir ben dert yanıyorum.

15 Temmuz Kıyamı;

*Kemalizm kök salsın diye yapılmadı,

*Aile yapımızı bozan yasalar hayatta kalsın diye yapılmadı,

*Türkiye Cumhuriyeti Türk devleti şeklinde evrilsin diye yapılmadı,

*Gençlerimiz özünden kopup ikinci sınıf gavur hayatı yaşasın diye yapılmadı,

*Eşcinseller Taksim’de bayraklarını sallasın diye yapılmadı,

*Kimi siyasiler ve bürokratlar devletin kaynaklarını kendi lehine kullansınlar diye yapılmadı,

*Zengin daha zengin, fakir daha fakir olsun diye yapılmadı,

Yukarıda zikrettiğim gibi 15 Temmuz ruhunu Ezan, Sala ve Tekbir besledi, Şahadet ve Gazilik gibi manevi değeri yüksek unvanlarla  değer kazandı, biz sistem olarak bu değerlere savaş açmışız, Allah’ın yasakladığı her şeye bil fiil çanak tutuyor, edep ve haya kavramlarını hayatımızdan uzaklaştırıp hapsetmişiz.

Hüzünlenmemek elde midir?

15 Temmuz gecesi oğlumun düğünüydü, gelin damadı eve bıraktıktan sonra ben Yalçın Asiltük adında, yeğenlerimden birinin arabasıyla Ak parti il binasına gittik.

Oğlum, gelinimle bir değerlendirme yapıp, kısa bir aman sonra gelinimi babasının evine bırakıp meydana iniyor ve ben bunu 2 ay sonra başkasından duyuyorum.

Peki derdin nedir derseniz?

15 Temmuz kıyamı sivil bir platform tarafından anılmalı,

FETÖ terör örgütü anlatıldıktan sonra Ezan, Sala, Tekbir, Bayrak ve Vatan kavramına endeksli konuşmalar yapılmalı,

Elbette ki Valisi de, Belediye başkanı da konuşmalı ama “ölürüm Türkiyem” şarkısı eşliğinde değil tabi. Yeni Şarkılar, Türküler eşliğinde gece ihya edilmelidir.

Gerekirse 15-20 dakikalık bir tiyatro ile o gecenin ruh hali canlandırılmalı,

Her ilde 15 Temmuz gecesi cesaretiyle ön plana çıkmış kimseler bulunup konuşturulmalı,

İl bazında 15 Temmuz temalı şiir ve kompozisyon yarışmaları düzenlemeli ve ilk üçe giren eserler programda okutulmalıdır.

Eğer varsa bir protokol orada halkın ileri gelenleri, o gecenin kahramanları orada oturmalıdır, tabi yetkili etkili kimseler de protokolde oturacak…vs.

Benim halisane kanaatim budur, olur mu olmaz mı? Orasını bilemem,

Ama her yıl bu soğuk anma tarzını görünce hüznüm artıyor, bunu da söyleyeyim. Böyle giderse 15 Temmuz ruhu her geçen gün kan kaybeder diye düşünüyorum.

Allah hayra vesile etsin, söz, duruş ve davranışlarımızı.

15 Temmuz gecesini unutanların kalbi kurusun, amin demeni dileğiyle.

Selam ve dua ile…




Kaynak: müslüman dünya

Editör: Editör

Bu haber 417 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER ULUSAL Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI